25 Ekim 2014 Cumartesi

"Ya Rabbim Ya Resulullahım" Sözünün Tehlikesi

Alemlerin Rabbi olan Allah (c.c) yaratmış olduğu bütün kullarına sadece kendisinin İlah ve Rab olarak tanınmasını , bunun tersi bir eylemin Şirk olduğunu , bunun cezasının ise asla af edilmeyeceğini ve ebedi cehennem olarak karşılık göreceğini bir çok ayetinde beyan etmiştir.

[016.051] Allah «iki ilah edinmeyiniz, o tek bir ilahtır, yalnız benden korkunuz» dedi.
[051.051]  Allah ile beraber başka bir ilah(ı ortak) kılmayın. Gerçekten ben sizi, O'ndan yana açıkça uyarıp-korkutmakta olanım.
[017.022] Allah ile birlikte başka bir ilah edinme ki, kınanmış, yalnız başına bırakılmış kalmayasın!
[028.088] Allah ile beraber başka bir ilaha yalvarma. O'ndan başka ilah yoktur. O'ndan başka her şey yok olacaktır. Hüküm O'nundur ve O'na döndürüleceksiniz.

Allah (c.c) yaratmış olduğu kullarına emir ve yasaklarını bildirmek için , yine o insanlar içinden elçiler seçerek onlara vahyetmiştir. Zaman içinde vahyi getiren elçiler vahyin önüne geçirilerek o Elçiler aşırı bir yüceltmeye tabi tutulmuş ve yarı ilah seviyesine çıkarılmışlardır. 

Bu durumun en bariz örneğini, Hıristiyanların İsa (a.s) ı"Allahın oğlu" şeklinde bir paye yükleyerek onu İlah edinmelerinde görmekteyiz. Hıristiyanlara özenen Müslümanlar aynı payeyi İsa (a.s) gibi direk olarak değil endirek olarak Muhammed (a.s) a yükleyerek onu da yarı ilah pozisyonuna sokmayı başarmışlardır!. 

Geleneksel İslam düşüncesinde, vahiy ve onu gönderenden ziyade o vahyi getiren Elçi öne çıkarılmış ve Hıristiyanvari bir düşünce şekli Müslümanlar arasında yaygınlaşmıştır. Bu yazımızda bu durumun dile düşmüş hali olan ve çoğumuzun dilinde pelesenk olan bir sözün tehlikesine dikkat çekmeye çalışacağız. 

"Ya Rabbim Ya Resulullahım" sözü bir çoğumuzun ağzında gezen bir kelime olup bazı durumlarda söylenen bir sözdür. Ancak ŞİRK dediğimiz durum bu sözün içinde saklı olup bir çok Müslüman bu sözün nasıl bir tehlike arzettiğinden habersiz her gün defalarca bunu tekrarlamaktadır. 

Bazı kişilerin "Peygamberimizin adını anmak ne zamandan beri şirk oldu?" diye soracaklarını ve bu düşüncemizi yadırgayacaklarını tahmin edebiliyoruz. 

Öncelikle "Kelimei Şehadet" teki "Abduhu ve Resuluhu" (onun kulu ve  elçisidir) sözündeki "KUL" olmanın Muhammed (a.s) içinde geçerli olduğunu , onunda diğer insanlarıdan farkı ona vahyedilmiş olması olduğunu , Elçi olmak demenin onu Allah (c.c) katında özel bir duruma sokmak demek olmadığını bilmemiz lazımdır. 

Tabiki İslam kültürü içindeki Elçi algısının böyle bir duruma pek müsaade etmeyeceğini bilerek , doğru bir Elçi algısı için müracaat edeceğimiz yegane merci o Elçinin getirdiği KUR'AN olması gerekmektedir ki doğruyu bulalım. 
 
[006.050]  De ki: «Size Allah'ın hazineleri elimdedir, demiyorum; gaybı da bilmiyorum; size, ben meleğim demiyorum, ben ancak bana vahyolunana uyuyorum.» De ki: «Görenle görmeyen bir midir? Düşünmüyor musunuz?»
 [041.006] De ki: «Ben, ancak sizin benzeriniz olan bir beşerim. Bana yalnızca, sizin ilahınızın bir tek ilah olduğu vahyolunuyor. Öyleyse O'na yönelin ve O'ndan mağfiret dileyin. Vay haline o müşriklerin.»
 [018.110] De ki: Ben, yalnızca sizin gibi bir beşerim. (Şu var ki) bana, İlâh'ınızın, sadece bir İlâh olduğu vahyolunuyor. Artık her kim Rabbine kavuşmayı umuyorsa, iyi iş yapsın ve Rabbine ibadette hiçbir şeyi ortak koşmasın.

Yukarıda vermiş örnek ayet mealleri Muhammed (a.s) ın beşer olduğunu özellikle vurgulayarak , İsa (a.s) a yapılan hataya düşülmemesini hatırlatmaktadır , malleseftirki ayetler sanki " böyle yapmayın" dememişte " böyle yapın" demiş gibi okunarak Muhammed (a.s) Allah (c.c.) nin yanına oturtulmuştur. 

 [017.046] Kuran'ı anlarlar diye kalblerine örtüler ve kulaklarına da ağırlık koyduk. Kuran'da Rabbini bir tek olarak andığın zaman, onlar ürkerek ardlarına dönerler.
[039.045]  Böyle iken Allah bir olarak anıldığı vakıt Ahırete inanmıyanların yürekleri burkulur da ondan berikiler anıldığı vakıt derhal yüzleri güler
 [040.012]  Onlara: «Yalnız Allah çağrıldığı zaman inkar ederdiniz de, O'na eş koşulunca inanırdınız. Bugün hüküm, yüce Allah'ındır» denir.

Müslümanlar olarak sadece cennet nimetleri ile ilgili ayetler bize hitap ediyor gibi bir hastalığımız olduğu için ,Müşrikler,Kafirler,Yahudiler,Hıristiyanlar v.s ile ilgili ayetlerden pay çıkarmak gibi bir okuyuşta maalesef bulunmadığımız için yukardaki ayetlerin Müslümanları nasıl ilgilendirdiği haklı olarak merak edilecektir.

Şirk ; Allah (c.c) nin yanına her nasıl olursa olsun , her kim olursa olsun konulan şeylerin genel tarifi olduğuna göre onun adını zikrederken onun elçisinide zikretmek kişiyi ŞİRK içine sokacaktır. 

Allah (c.c) Elçiside olsa hiç kimseye yanında özel bir yer ayırmamış Hıristiyanların yapmış olduklarının bir benzeri olan bu durumu asla affetmeyeceğini beyan etmiştir. 

 [004.048] Doğrusu Allah, kendisine şirk koşulmasını bağışlamaz. Ondan başkasını ise dilediğine bağışlar. Kim Allah'a ortak koşarsa pek büyük bir cinayeti iftira etmiş olduğunda şüphe yoktur.

"Ya Rabbim" diye nida ederek çağırdığımız Rabbimiz bizim bu nidamızı elbette duyar ve hacetimizi ona ilettiğimiz zaman bu çağrımıza cevap verir.  Fatiha suresinde " yalnız sana kulluk eder ve yalnız senden isteriz" şeklinde duamızı şuurlu bir şekilde yaptığımız zaman onu dışında hiç kimseden bir şey istenmemesi gerektiğini anlarız.

 [002.186]  Kullarım sana Beni sorarlarsa, bilsinler ki Ben, şüphesiz onlara yakınım. Benden isteyenin, dua ettiğinde duasını kabul ederim. Artık onlar da davetimi kabul edip Bana inansınlar ki doğru yolda yürüyenlerden olsunlar.

"Ya Rabbim" nidasının yanına "Ya Resulullahım" şeklinde bir söz eklediğimiz zaman Allah (c.c) nin "ESSEMİ" ismini onun Elçisine de vermiş oluruzki bunun adı ŞİRK tir. Çünkü onun Elçisi ölmüştür ve bizleri asla duymaz. Hurafe kaynaklarında onun ölmediği , kabirinde namaz bile kıldığı , ona okunan salavatların ona ulaştığı yolundaki rivayetler bu şirk inancının bir uzantısıdır. 

 [029.057]  Her can ölümü tadacaktır. Sonra döndürülüp Bize getirileceksiniz.
 [039.030] Şüphesiz sen de öleceksin, onlar da ölecekler.


Sonuç olarak ; Muhammed (a.s) ı Hıristiyanlık özentisi olarak aşırı bir yüceltmeye tabi tutarak Allah (c.c) nin yanına onun ismini de ekleyerek Allah ile beraber onun isminide zikretmek Rabbimizin asla kabul etmediği , asla af etmeyeceği suçlar kapasamına giren ŞİRK tir, Bir çok Müslüman bu şekil bir sözün şirk unsuru taşıdığından habersiz olarak dilinde alışkanlık olarak kullanmaktadır. Bu yazının amacı böyle bir sözün ne anlama geldiği konusunda Müslüman kardeşlerimiiz uyarmak amaçlı olup , söylemekte ısrar edildiği zaman kişiyi şirke sokacağı bilinmelidir. Rabbimize  olan Şahidliğimizi yerine getirmek düşüncesi içinde yazıya dökmeye çalıştığımız bu konu hakkında , bazı kardeşlerimizin bunu Peygamber düşmanlığı gibi görmemelerini istiyoruz, esas düşmanlığın Allah (c.c) istemediği Şirk olarak gördüğü bir konuma yükseltmek olduğu bilinmelidir. 

EN DOĞRUSUNU ALLAH (C.C) BİLİR.

5 yorum:

  1. Allah Razı olsun.

    YanıtlaSil
  2. ALLAH RAZI OLSUN İSMAİL HOCAM .
    SaRe_571

    YanıtlaSil
  3. Allah Razı olsun hocam biraz önce isminizi yad ettim doğru yol üzerinde bizlere kazandırdığınız şeyler olduğunu ve Allahın izni yardımı ile vesile olduğunuz kardeşlerimle toplanıp sizleri takip ediyoruz
    Zeynep Evcimen

    YanıtlaSil