---------Yaratılış 39.
Yusuf Tutsakların Düşünü Yorumluyor
1 Bir süre sonra Mısır Kralı'nın sakisiyle fırıncısı efendilerini gücendirdiler. 2 Firavun bu iki görevlisine, baş sakiyle fırıncıbaşına öfkelendi. 3 Onları muhafız birliği komutanının evinde, Yusuf'un tutsak olduğu zindanda göz altına aldı. 4 Muhafız birliği komutanı Yusuf'u onların hizmetine atadı. Bir süre zindanda kaldılar.
5 Firavunun sakisiyle fırıncısı tutsak oldukları zindanda aynı gece birer düş gördüler. Düşleri farklı anlamlar taşıyordu. 6 Sabah Yusuf yanlarına gittiğinde, onları tedirgin gördü. 7 Efendisinin evinde, kendisiyle birlikte zindanda kalan firavunun görevlilerine, “Niçin suratınız asık bugün?” diye sordu.
8 “Düş gördük ama yorumlayacak kimse yok” dediler.
Yusuf, “Yorum Tanrı'ya özgü değil mi?” dedi, “Lütfen düşünüzü bana anlatın.”
9 Baş saki düşünü Yusuf'a anlattı: “Düşümde önümde bir asma gördüm. 10 Üç çubuğu vardı. Tomurcuklar açar açmaz çiçeklendi, salkım salkım üzüm verdi. 11 Firavunun kâsesi elimdeydi. Üzümleri alıp firavunun kâsesine sıktım. Sonra kâseyi ona verdim.”
12 Yusuf, “Bu şu anlama gelir” dedi, “Üç çubuk üç gün demektir. 13 Üç gün içinde firavun seni zindandan çıkaracak, yine eski görevine döneceksin. Geçmişte olduğu gibi yine ona sakilik yapacaksın. 14 Ama her şey yolunda giderse, lütfen beni anımsa. Bir iyilik yap, firavuna benden söz et. Çıkar beni bu zindandan. 15 Çünkü ben İbrani ülkesinden zorla kaçırıldım. Burada da zindana atılacak bir şey yapmadım.”
16 Fırıncıbaşı bu iyi yorumu duyunca, Yusuf'a, “Ben de bir düş gördüm” dedi, “Başımın üstünde üç sepet beyaz ekmek vardı. 17 En üstteki sepette firavun için pişirilmiş çeşitli pastalar vardı. Kuşlar başımın üstündeki sepetten pastaları yiyorlardı.”
18 Yusuf, “Bu şu anlama gelir” dedi, “Üç sepet üç gün demektir. 19 Üç gün içinde firavun seni zindandan çıkarıp ağaca asacak. Kuşlar etini yiyecekler.”
20 Üç gün sonra, firavun doğum gününde bütün görevlilerine bir şölen verdi. Görevlilerinin önünde baş sakisiyle fırıncıbaşını zindandan çıkardı. 21-22 Yusuf'un yaptığı yoruma uygun olarak baş sakisini eski görevine atadı. Baş saki firavuna şarap sunmaya başladı. Ama firavun fırıncıbaşını astırdı. 23 Gelgelelim, baş saki Yusuf'u anımsamadı, unuttu gitti.
Bu bölümde anlatılmakta olan yusuf as ın zindan hayatı kur'an ile hemen hemen uyum sağlamakla birlikte , yusuf asın zindan arkadaşlarına olan tebliğinden bahsedilmemektedir. Kur'anda bu bölüm şu mealdeki ayetlerle anlatılmaktadır.
----- 12.36-42. Hapse, onunla beraber, iki genç daha girdi. Biri, «Rüyamda şaraplık üzüm sıktığımı gördüm» dedi; diğeri «Başımın üzerinde, kuşların yediği bir ekmek taşıdığımı gördüm» dedi. «Bize bunu yorumla; senin iyi bir kimse olduğunu görüyoruz»Yusuf: «Rabbimin bana öğrettiği bilgi ile, daha yiyeceğiniz yemek gelmeden size onu yorumlarım. Doğrusu ben, Allah'a inanmayan ve ahireti inkar eden, bir milletin dinini bırakmışımdır. Atalarım İbrahim, İshak ve Yakub'un dinine uydum. Allah'a herhangi bir ortak koşmak bize yaraşmaz; bu, Allah'ın bize ve insanlara olan lütfudur; fakat insanların çoğu şükretmez» dedi.Ey mahpus arkadaşlarım! Ayrı ayrı bir sürü uydurma rabler mi daha iyidir, yoksa her şeyden üstün tek Allah mı?»«Allah'ı bırakıp taptığınız, sizin ve babalarınızın adlandırdığı putlardan başka bir şey değildir. Allah onların doğru olduğuna dair bir delil indirmemiştir. Hüküm vermek ancak Allah'a aittir; kendisinden başkasına değil, O'na tapmanızı emretmiştir. Bu, dosdoğru dindir, fakat insanların çoğu bilmezler».Ey mahpus arkadaşlarım! Biriniz efendinize şarap sunacak, diğeri asılacak ve kuşlar başından yiyecektir. Sorduğunuz iş işte böylece kesinleşmiştir.»İkisinden, kurtulacağını sandığı kimseye Yusuf: «Efendinin yanında beni an» dedi. Ama şeytan efendisine onu hatırlatmayı unutturdu ve Yusuf bu yüzden daha birkaç yıl hapiste kaldı.
--------Yaratılış 41.
Yusuf Firavunun Düşünü Yorumluyor
1 Tam iki yıl sonra firavun bir düş gördü: Nil Irmağı'nın kıyısında duruyordu. 2 Irmaktan güzel ve semiz yedi inek çıktı. Sazlar arasında otlamaya başladılar. 3 Sonra yedi çirkin ve cılız inek çıktı. Irmağın kıyısında öbür ineklerin yanında durdular. 4 Çirkin ve cılız inekler güzel ve semiz yedi ineği yiyince, firavun uyandı.
5 Yine uykuya daldı, bu kez başka bir düş gördü: Bir sapta yedi güzel ve dolgun başak bitti. 6 Sonra, cılız ve doğu rüzgarıyla kavrulmuş yedi başak daha bitti. 7 Cılız başaklar, yedi güzel ve dolgun başağı yuttular. Firavun uyandı, düş gördüğünü anladı.
8 Sabah uyandığında kaygılıydı. Bütün Mısırlı büyücüleri, bilgeleri çağırttı. Onlara gördüğü düşleri anlattı. Ama hiçbiri firavunun düşlerini yorumlayamadı.
9 Bu arada baş saki firavuna, “Bugün suçumu itiraf etmeliyim” dedi, 10 “Kullarına –bana ve fırıncıbaşına– öfkelenince bizi zindana, muhafız birliği komutanının evine kapattın. 11 Bir gece ikimiz de düş gördük. Düşlerimiz farklı anlamlar taşıyordu. 12 Orada bizimle birlikte muhafız birliği komutanının kölesi İbrani bir genç vardı. Gördüğümüz düşleri ona anlattık. Bize bir bir yorumladı. 13 Her şey onun yorumladığı gibi çıktı: Ben görevime döndüm, fırıncıbaşıysa asıldı.”
14 Firavun Yusuf'u çağırttı. Hemen onu zindandan çıkardılar. Yusuf tıraş olup giysilerini değiştirdikten sonra firavunun huzuruna çıktı.
15 Firavun Yusuf'a, “Bir düş gördüm” dedi, “Ama kimse yorumlayamadı. Duyduğun her düşü yorumlayabildiğini işittim.”
16 Yusuf, “Ben yorumlayamam” dedi, “Firavuna en uygun yorumu Tanrı yapacaktır.”
17 Firavun Yusuf'a anlatmaya başladı: “Düşümde bir ırmak kıyısında duruyordum. 18 Irmaktan semiz ve güzel yedi inek çıktı. Sazlar arasında otlamaya başladılar. 19 Sonra arık, çirkin, cılız yedi inek daha çıktı. Mısır'da onlar kadar çirkin inek görmedim. 20 Cılız ve çirkin inekler ilk çıkan yedi semiz ineği yedi. 21 Ancak kötü görünüşleri değişmedi. Sanki bir şey yememiş gibi görünüyorlardı. Sonra uyandım.
22 “Bir de düşümde bir sapta dolgun ve güzel yedi başak bittiğini gördüm. 23 Sonra solgun, cılız, doğu rüzgarının kavurduğu yedi başak daha bitti. 24 Cılız başaklar yedi güzel başağı yuttular. Büyücülere bunu anlattım. Ama hiçbiri yorumlayamadı.”
25 Yusuf, “Efendim, iki düş de aynı anlamı taşıyor” dedi, “Tanrı ne yapacağını sana bildirmiş. 26 Yedi güzel inek yedi yıl demektir. Yedi güzel başak da yedi yıldır. Aynı anlama geliyor. 27 Daha sonra çıkan yedi cılız, çirkin inek ve doğu rüzgarının kavurduğu yedi solgun başaksa yedi yıl kıtlık olacağı anlamına gelir.
28 “Söylediğim gibi, Tanrı ne yapacağını sana göstermiş. 29 Mısır'da yedi yıl bolluk olacak. 30 Sonra yedi yıl öyle bir kıtlık olacak ki, bolluk yılları hiç anımsanmayacak. Çünkü kıtlık ülkeyi kasıp kavuracak. 31 Ardından gelen kıtlık bolluğu unutturacak, çünkü çok şiddetli olacak. 32 Bu konuda iki kez düş görmenin anlamı, Tanrı'nın kesin kararını verdiğini ve en kısa zamanda uygulayacağını gösteriyor.
33 “Şimdi firavunun akıllı, bilgili bir adam bulup onu Mısır'ın başına getirmesi gerekir. 34 Ülke çapında adamlar görevlendirmeli, bunlar yedi bolluk yılı boyunca ürünlerin beşte birini toplamalı. 35 Gelecek verimli yılların bütün yiyeceğini toplasınlar, firavunun yönetimi altında kentlerde depolayıp korusunlar. 36 Bu yiyecek, gelecek yedi kıtlık yılı boyunca Mısır'da ihtiyat olarak kullanılacak, ülke kıtlıktan kırılmayacak.”
Bu bölüm firavun'un gördüğü rüya ile ilgili anlatımlardan oluşmaktadır. Bu bölüm yine hemen hemen kur'an ile uyum sağlamaktadır. Kur'an yusuf as ın , zindan arkadaşı çıktıktan hapiste kalma suresini " bid' siniyn" kelimesi ile açıklarken rum s. 4 . ayetinde de geçen bu kelimenin arap dilindeki karşılığı 3 ila 10 yıl arasındaki bir zaman aralığını ifade etmektedir, yani kur'an hapiste kalma süresi hakkında net bir yıl vermemesine ancak enaz 3 yıl kalmış olması kur'an tarafından bildirilmesine rağmen, yusuf as ın zindan arkadaşının ardından hapiste kalma süresini tevrat 2 yıl olarak vermektedir. Tevrat firavunun gördüğü rüyayı direk yusuf as a anlattığını yazmasına rağmen kur'an, firavun'un rüyasının yusuf as a, asılmaktan kurtulan zindan arkadaşı tarafından te'vil ettirildiğini bildirir. Yine kur'an yusuf as ın hapisten çıkmak için uğradığı iftiranın ortaya çıkmasını istemesinden bahsetmesine rağmen bu kısım tevrat'ta yoktur. Bu bölüm kur'anda şu mealdeki ayetlerde anlatılmaktadır.
----- 12.43-54.Hükümdar: «Ben, yedi semiz ineği yedi zayıf ineğin yediğini; yedi yeşil başak ve bir o kadar da kurumuş başak görüyorum. Ey ileri gelenler! Eğer rüya yormasını biliyorsanız rüyamı söyleyiniz.» dedi. Etrafındakiler: «Bir takım karışık rüyalar; biz böyle rüyaların yorumunu bilmeyiz» dediler. Hapisteki iki kişiden kurtulmuş olanı, nice zaman sonra Yusuf'u hatırladı ve: «Ben size bunu yorumlayacağım, hele beni gönderin» dedi.Hapishaneye varıp: «Ey doğru sözlü Yusuf! Rüyada görülen yedi semiz ineği yedi zayıf ineğin yemesi; yedi yeşil başak ve bir o kadar kuru başak nedir? Bize yorumla, ben de insanlara ulaştırayım da bilsinler» dedi.Yusuf: «Devamlı yedi sene ekin ekip, biçtiğiniz ekinin yediğinizden artanını başağında bırakın.»«Sonra bunun ardından yedi kurak yıl gelir, bütün biriktirdiğinizi yer, yalnız az bir miktar saklarsınız.»«Sonra, halkın yağmur göreceği bir yıl gelir, o zaman sıkıp sağarlar» dedi.Hükümdar: «Onu bana getirin» dedi. Yusuf'a elçi gelince, «Efendine dön, kadınlar niçin ellerini kesmişlerdi bir sor; doğrusu Rabbim onların hilesini bilir» dedi.Hükümdar kadınlara: «Yusuf'un olmak istediğiniz zaman durumunuz neydi?» dedi. Kadınlar, «Haşa! Onun bir fenalığını görmedik» dediler. Vezirin karısı: «Şimdi gerçek ortaya çıktı; onun olmak isteyen bendim; doğrusu Yusuf doğrulardandır» dedi.Yusuf, «Maksadım, vezire, gıyabında ihanet etmediğimi, hainlerin tuzaklarını Allah'ın başarıya erdirmediğini bilmesini sağlamaktı» dedi.
Yusuf mısır'ın yöneticisi oluyor.
Bu öneri firavunla görevlilerine iyi göründü. 38 Firavun görevlilerine, “Bu adam gibi Tanrı Ruhu'na sahip birini bulabilir miyiz?” diye sordu.
39 Sonra Yusuf'a, “Madem Tanrı bütün bunları sana açıkladı, senden daha akıllısı, bilgilisi yoktur” dedi, 40 “Sarayımın yönetimini sana vereceğim. Bütün halkım buyruklarına uyacak. Tahttan başka senden üstünlüğüm olmayacak. 41 Seni bütün Mısır'a yönetici atıyorum.” 42 Sonra mührünü parmağından çıkarıp Yusuf'un parmağına taktı. Ona ince ketenden giysi giydirdi. Boynuna altın zincir taktı. 43 Onu kendi yardımcısının arabasına bindirdi. Yusuf'un önünde, “Yol açın!” diye bağırdılar. Böylece firavun ona bütün Mısır'ın yönetimini verdi.
44 Firavun Yusuf'a, “Firavun benim” dedi, “Ama Mısır'da senden izinsiz kimse elini ayağını oynatmayacak.” 45 Yusuf'un adını Safenat-Paneah koydu. On Kenti'nin[a] kâhini Potifera'nın kızı Asenat'ı da ona karı olarak verdi. Yusuf ülkeyi boydan boya dolaştı.
46 Yusuf firavunun hizmetine girdiğinde otuz yaşındaydı. Firavunun huzurundan ayrıldıktan sonra bütün Mısır'ı dolaştı. 47 Yedi bolluk yılı boyunca toprak çok ürün verdi. 48 Yusuf Mısır'da yedi yıl içinde yetişen bütün ürünleri toplayıp kentlerde depoladı. Her kente o kentin çevresindeki tarlalarda yetişen ürünleri koydu. 49 Denizin kumu kadar çok buğday depoladı; öyle ki, ölçmekten vazgeçti. Çünkü buğday ölçülemeyecek kadar çoktu.
50 Kıtlık yılları başlamadan, On Kenti'nin kâhini Potifera'nın kızı Asenat Yusuf'a iki erkek çocuk doğurdu. 51 Yusuf ilk oğlunun adını Manaşşe[b] koydu. “Tanrı bana bütün acılarımı ve babamın ailesini unutturdu” dedi. 52 “Tanrı sıkıntı çektiğim ülkede beni verimli kıldı” diyerek ikinci oğlunun adını Efrayim[c] koydu.
53 Mısır'da yedi bolluk yılı sona erdi. 54 Yusuf'un söylemiş olduğu gibi yedi kıtlık yılı başgösterdi. Bütün ülkelerde kıtlık vardı, ama Mısır'ın her yanında yiyecek bulunuyordu. 55 Mısırlılar aç kalınca, yiyecek için firavuna yakardılar. Firavun, “Yusuf'a gidin” dedi, “O size ne derse öyle yapın.” 56 Kıtlık bütün ülkeyi sarınca, Yusuf depoları açıp Mısırlılar'a buğday satmaya başladı. Çünkü kıtlık Mısır'ı boydan boya kavuruyordu. 57 Bütün ülkelerden insanlar da buğday satın almak için Mısır'a, Yusuf'a geliyordu. Çünkü kıtlık bütün dünyayı sarmıştı ve şiddetliydi.
Yusuf as ın mısır ülkesinin başına geçmesi tevrat'ta böyle anlatılırken kur'anda şu mealdeki ayetlerde anlatılır.
-----12.55-57 Yusuf: «Beni memleketin hazinelerine memur et, çünkü ben korumasını ve yönetmesini bilirim» dedi.Yusuf'u böylece o memlekete yerleştirdik; istediği yerlerde oturabilirdi. Rahmetimizi tıpkı bu misalde olduğu gibi istediğimize veririz; iyi davrananların ecrini zayi etmeyiz.Ama ahiret ecri, inananlar ve Allah'a karşı gelmekten sakınanlar için daha iyidir.