4 Mart 2016 Cuma

İLMİHAL KİTAPLARI: Müslümanları Vesveseye Sürükleyen Ayrıntılar Deryası

"Vesvese" ; "Bazı konularda kişinin içine düşen şüphe ve kuruntu" anlamında kullanılan bir kelimedir.

Bu kelime, bazı Müslümanların yaşantısında önemli bir yer tutarak , yapmış olduğu ibadetlerin kabul olup olmama noktasında kişide şüphe uyanmasına sebep olmakta, ve bu vesvesenin yine bazı Müslümanlarda hastalık derecesine dayanıp, tıbbi destek almasını gerektirecek boyutlara kadar vardığını gözlemlemekteyiz. 

Bu yazımızda konunun psikiyatrik tedavi boyutunu değil , bazı Müslümanların böyle bir rahatsızlık içine girmeye sebep olan bazı noktaları ele almaya çalışacağız.

Bazı Müslümanlarda psikolojik rahatsızlıklara sebep olan vesvesenin önemli bir kaynağının , piyasada çeşitli isimlerle satılan, genel adı "İlmihal Kitapları" olan, ibadet ve muamelata dair bilgileri kapsayan kitaplar olduğunu düşünüyoruz.

Bu kitapların "İbadet" kısmını kapsayan özellikle namaz , abdest , gusül gibi bölümlerdeki ince ayrıntı şeklindeki bilgiler bazı Müslümanlarda, bu ayrıntılara dikkat edilmediğinde veya kaçırdıklarını düşündüklerinde , yaptığı ibadetin kabul edilmeme veya cünüp gezme korkusuna sebep olmakta, onları depresyona sokarak ve psikiyatrist doktorlardan medet umar hale getirmektedir.  

Bu kitapların ibadet konuları ile ilgili verdiği bilgilerin ortak noktası , sadece şekli dikkate alarak özü kaçırmaları , ve şekil konusunda verilen bilgilerin uygulanması neticesinde ibadetlerin kabul olunacağıdır. Bu kitaplarda verilen bilgilere göre ibadetleri yerine getirmenin gerekli olduğunu düşünenlerin bir kısmı vesveseye kapılarak, bu kitaplarda yazılanların tam olarak yerine getirilmediği takdirde , ibadetlerinin kabul olunup olunmadığı konusunda uykuları kaçmaktadır. 

Bu kitapların nasıl bir konumda olması gerektiği üzerinde oluşturulan yanlış bilgiler , bazı Müslümanların vesveseye kapılmasına sebep olarak bu kitaplarda yazan bilgileri "Kesin Bilgi" olarak görmelerine sebep olmaktadır. Eğer bu kitapları okuyan kişiler , bu kitaplardaki bilgilerin kişisel düşünce ve içtihat ürünü yani kesin bilgi olmadığını bilerek okudukları takdirde , ibadetlerinin kabul olunup olunmadığı noktasında vesveseye düşmeleri tehlikesi otomatikman ortadan kalkacaktır.

İslam dünyasında yüzyıllardır oluşturulan rivayet merkezli din anlayışının etkisi ile , özellikle namaz gibi tevhidi boyutunun ön planda olması gereken bir ibadet, sadece şekil boyutuna indirgemiş bir hale getirilmiş , el , bel , ayak , parmak, göz v.s gibi uzuvların milimetrik hesaplar ile namazda nasıl olması gerektiği yönünde, ortalığı kaplayan bilgi kirliliği neticesinde büyük bir kısım Müslüman bu bilgileri olmazsa olmazlardan sayarak , tevhidi boyutu bir kenara bırakıp , işin sadece şekil yönüne yönelmiştir. 

Şekil boyutuna indirgenmiş bir ibadetin kabulünü , o şekillerin milimetrik olarak yerine getirilmesine bağlı sanan Müslümanlar, bu şekillerde eksik veya hatalı yaptıklarını zannettikleri anda ipin ucu kaçarak , incir çekirdeğini doldurmayacak konularla ilmihalci hocaların kapılarını aşındırmakta ve psikolojik yönden sıkıntıya düşmektedirler. 

Bazı tv kanallarında çıkan hocalara sorulan abuk sabuk sorulara baktığımızda,şekilcilik hastalığına tutulmuş insanların sordukları sorulara gülünç cevaplar yetiştirmek için çabalayan hocaların cevapları ise ayrı bir trajedidir. Bu hocalara sorulan sorular , soran insanların din konusunda hangi kitaplardan ve kimlerden beslendiğinin bir göstergesi olup , toplumun içinde olduğu acı durumun trajikomik bir tarafını göstermektedir.

En basit bir yıkanmayı dahi "32 farz" diye yazılan bilgiler içinde "3 tanesi guslün farzı" olarak tesis eden ilmihal hocaları , bu işi bir ritüel haline sokup "İğne ucu kadar yer kuru kalsa gusül kabul olmaz" diyerek , bazı kimseleri banyodan çıkmaz bir hale getirerek büyük bir cinayet işlemektedirler. "Acaba vücudumda iğne ucu kadar kuru yer kaldımı" diye vesveseye kapılarak, defalarca banyoya giren insanların çektikleri çileler , bu kitapları yazan ve savunanlara, vebal olarak geri dönecektir.

Bu kitaplar içinde yazılan ve adına sadece "Bilgi Kirliliği" diyebileceğimiz bilgileri tek tek ele alarak burada bahsetmek, sayfalar alacaktır. Ancak biz bu kitapların ne olduğu ve bizim hayatımızda nasıl bir yeri olması gerektiği konusunda bilgi sahibi olarak , bu kitaplar içindeki bilgilerin büyük kısmının gereksiz , hatta yalan yanlış bilgiler olduğunu öğrendiğimizde , ticari amaç taşıyarak yazılmış olan bu kitaplarda yazılanların hayatımızı karartmasının önünü kesmiş olacağız. 

Adına "Farz" denilen bir hükmün doğru bir hüküm olması için , Kur'an içinde sübutu ve delaleti kati olması gerekmektedir. Kişilerin ağızları ile uydurdukları "Şu farz bu farz" şeklinde hükümlerin herhangi bir geçerliliği olamaz. Sünnet , vacip , müstehap , mekruh v.s gibi terimler etrafında ihdas edilmiş fıkhi hükümler , kişilerin bilgi kirliliği içinde boğularak vesveseye kapılmasına yol açan bilgilerdir. Fıkhi terimler etrafında oluşturulmuş olan dini bilgiler ile kafaları kaplanan insanlar , bu bilgileri hayatlarına aktaramadıklarında , sanki büyük bir günah işlemiş hissine kapılarak depresyona dahi düşebilmektedir.

Bu kitaplar ibadet alanında özü terk ederek şekle sarılmayı esas alması bakımından, okumanın zaman israfı olduğu kitaplar gurubuna dahil edilmesi gerekmektedir. Kişisel görüşlerin "Din bu dur" şeklinde sunulduğu bu kitapları okuyanlar , özü kaçırarak şekle itibar eden bir din anlayışına sahip olarak, maalesef kendilerini aldatan bir zan içine düşmektedirler. 

Halbuki asıl olan bu ibadetlerin insan hayatında yapılması sonucunda hasıl olması gerekli olan şuur boyutunun verilmesi gerektiği , ilmihal kitaplarında nokta kadar dahi yer almayarak , bu kitaplar lüzumsuz bilgiler deposu haline getirilmiştir.

Mezheplerin yani kişisel düşünce ürünü olan görüşlerin "Din" edinildiği bir toplumda ortaya çıkan ayrılıklar zamanlar kanlı çatışmalara dahi dönüşmüş ve bunların örnekleri biz Müslümanlar arasında hala yaşanmaktadır. İlmihal kitapları , mezheplere bölünerek herkesin kendi mezhebini din edinmesine sebep olan kitaplar olarak , bu ayrılıkları körükleyen bir konuma sahiptir.

Namaz , abdest , gusül gibi bilgiler, Müslümanlar arasında yüzlerce yıldır "Ameli Tevatür" denilen yol ile gelen bilgiler olması nedeniyle , bu tür bilgileri kitaplar üzerinden halka anlatmak , sadece ticari amaca hizmet eden bir yoldur. Müslümanlar namaz , abdest gibi ibadetleri birbirlerinden öğrenerek, bu bilgilerin kitaplardaki teferruatlara dalarak öğrenilmesine gerek olmadığını idrak etmedikleri müddetçe , bu kitaplar piyasada çok satanlar hanesinde, ve bazı kimseleri psikolojik sıkıntılara sokan kitap olmaktan başka bir işe yaramayacaklardır.

Bu tür kitaplardaki ince ayrıntı şeklindeki bilgi kirliliği ,Müslümanları her şeyin kılı kırk yararcasına düşünülmesi ve uygulanması gerektiği gibi bir zan içine sokarak , "Hocam takkemde iğne başı kadar delik olsa namazım kabul olur mu?" gibi abuk sabuk sorularla, tv hocalarının gündemini süsleyen onların para kazanmasını sağlayan aptalca sorulara meydan vermektedir.

Buradan özellikle , bu kitaplar içindeki bilgileri okuyarak vesvese hastalığına kapılmış olanlara seslenmek istiyoruz ; Bu kitaplar veya bu kitaplar içindeki bilgilerin büyük bir kısmı kesinlikle dinimizin olmazsa olmaz kısmını oluşturan bilgiler değildir. Şeytanın, bu kitaplar içindeki bilgileri kullanarak , sizi hasta etmesine ve doktor kapılarında beklemenize sebep olan iğvasına kapılmamak için , bu kitapları ve bu kitaplardaki kirli bilgileri hayatınızdan dehal çıkarmaya çalışmanız gerekmektedir.

Kendiniz, aldığınız ilk guslün en doğru gusül , aldığınız ilk abdestin en doğru abdest , kıldığınız ilk namazın en doğru namaz olduğuna zihninizde yer ettirmediğiniz müddetçe , defalarca gusül , defalarca abdest , defalarca namaz kılmaktan kendinizi kurtaramazsınız. Bu kitaplardaki yazan kuralların uygulanmasının, "Farz" hükmünde olan kurallar olMAdığını düşünerek ve bunu kendinize telkin ederek, bu kitaplar ile oluşmuş olan bilgileri kafanızdan silmedikçe, psikiyatrist doktorların kapısından kurtulmanız mümkün değildir.

Vesvese hastalığı, önce kişinin gayretleri ile tedavi edilebilecek olan hastalıklardan birisidir. Kişi okuduğu bu kitaplardan elde ettiği bilgileri , veya ilmihal kitaplarını din edinmiş hocaların söylediklerinin kendisini bağlamadığı yönünde kendisine yapacak olduğu telkinlerle bu hastalıktan kurtulması kolaylaşacaktır. 

Buradan özellikle tv lerde program yapan bazı hocalara da seslenmek istiyoruz ; Bu kitaplarda mevcut olan bilgileri kullanarak , insanların sizlere sorduğu abuk sabuk soruları cevaplamak sureti ile, belki dünyada mal ve mevki kazanabilirsiniz, ancak vermiş olduğunuz yanlış bilgiler bazı insanlar üzerinde etkiler yaparak , onların sağlığını bozmaya kadar gidecek etkiler yaratmaktadır. Önce kendinizi Kur'an ile düzelterek , sonra sizden yardım isteyen insanlara hurafe ve kirli bilgiler değil , sahih ve temiz bilgiler vermek zorunda olduğunuzu unutmayınız. 

Sonuç olarak ; Piyasada "İlmihal Kitapları" olarak bilinen , ibadetlerin özünün terk edilip şekle yönelinmesinde , ve kolay olan dinin zorlaştırılmasında büyük katkısı olan kitaplar olup , içindeki ince  milimetrik ayrıntılar , bazı insanlarda depresyona dahi sebep olarak , o kimselerin psikolojik destek almasını gerektirecek seviyeye kadar gelmesine sebep olmaktadırlar.

Bu tür rahatsızlıkları olan kimselere tavsiyemiz , bu kitapları ve bu kitaplar içindeki bilgileri din edinmekten kurtulmalarıdır. Bunları yapmadıkları müddetçe , kendilerinin aldığı guslün , abdestin , kıldığı namazın kabul olup olmadı konusunda vesveseye düşmekten kurtulamayacaklardır. 

İlmihal kitaplarındaki ayrıntıları yerine getirip getiremediği noktasında vesveseye düşenler , bu kitapları kendisine zarar veren , içki , sigara , uyuşturucu olarak görerek terketmeye çalışmaları , onların bu tür vesveselerden kurtulmalarını sağlayacaktır.

RABBİMİZ BİZLERİ, İLMİHAL KİTAPLARINDAKİ BİLGİ KİRLİLİĞİNE KAPILIP VESVESE HASTALIĞINA DÜŞMEKTEN MUHAFAZA ETSİN.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder