26 Temmuz 2015 Pazar

Duhan s. 1-6. Ayetleri : Ön yargılı Bir Okuma Örneği

Düşünce tarihimize baktığımızda yapılan en önemli hatanın , Kur'anın oluşturulmuş ön yargılar ışığında okunması ve ön yargıları onaylayıcı bir Kitap haline getirilmesidir. Bu durumu bundan önceki bazı yazılarımızda örnekleri ile ele almaya çalışarak Kur'anın böyle bir ameliyeye alet edilmemesi gerektiğini hatırlatmaya çalışmıştık. 

Bu yazımızda Duhan s. 1-6. Ayetleri arasını ele alarak böyle bir ameliyeye kurban edilmiş olan 4. Ayetin üzerinde durmaya gayret ederek, doğru çevirisinin Kur'an bütünlüğünü göz önünde tutarak nasıl olabileceği yönünde fikirlerimizi paylaşmaya çalışacağız. 

 Hâ mîm.
[044.001]  Ha, Mim.

Vel kitâbil mubîn(mubîni).
[044.002]  Mübin olan Kitaba andolsun;

İnnâ enzelnâhu fî leyletin mubâreketin innâ kunnâ munzirîn(munzirîne).
[044.003]  Gerçekten biz onu mübarek bir gecede indirdik, gerçekten biz uyarıp-korkutanlarız.

Fihâ yufreku kullu emrin hakîm(hakîmin).
[044.004] Ki onda (O gece inen kitap ta) her  iş hikmetli bir biçimde ayrılır,

Emren min indinâ innâ kunnâ mursilîn(mursilîne).
[044.005]  Katımızdan bir emir ile; doğrusu biz, (insanlara elçi) gönderenleriz,

Rahmeten min rabbik(rabbike), innehu huves semîul alîm(alîmu).
[044.006]  Bu Rabbinden bir rahmettir. Allah, işitendir, bilendir.

Ayetler Kur'anın indirilme zamanı ve sebebi ile ilgili bilgiler içermekte olup , iniş zamanı olarak "Mübarek bir gece" den bahsedilmektedir. Herkesin malumudur ki Kur'an 23 senelik bir zaman süreci içinde peyderpey indirilerek tamamlanmış bir Kitaptır.

Bakara s. 185. Ayetinde "Ramazan ayı" , Kadir suresinde "Kadir gecesi" , Duhan suresinde ise "Mübarek bir gece" olarak bahsedilen durum hakkında tefsirlerde , "Kur'anın Levhi Mahfuz'dan bir kerede Dünya semasına indirildiğinin beyan edilmesi" , şeklinde yorumlara rastlamaktayız.

İlgili Ayetlerin , Kur'anın inmeye başlaması ile ilgili bilgi içermiş olması şeklinde yapılan yorumların daha isabetli olduğunu düşünerek , 4. Ayet ile düşüncelerimizi paylaşmak istiyoruz. 

Geleneksel düşüncemizde önemli bir yer tutan "Kandil geceleri" şeklinde ihdas edilmiş olan, yılın belli zamanları içinde ruhban bir yaşantı şekli, Hıristiyan düşüncesinden devşirilmiş olup bu konu Hadid s. 27. Ayetinde  şu şekilde beyan edilmektedir. 

[057.027] Onların izleri üzerinden peygamberlerimizi ard arda gönderdik; Meryem oğlu İsa'yı da ardlarından gönderdik ve ona İncil'i verdik; ona uyanların gönüllerine şefkat ve merhamet duyguları koyduk; üzerlerine bizim gerekli kılmadığımız fakat kendilerinin güya Allah'ın rızasını kazanmak için ortaya attıkları ruhbaniyete bile gereği gibi riayet etmediler; içlerinde inanmış olan kimselere ecirlerini verdik; ama çoğu yoldan çıkmışlardır.

Allah (c.c) nin farz olarak yüklemediği bir yaşam biçimini kendilerine yükleyip , sonra ona gereği gibi riayet etmeme durumu aynı şekilde biz Müslümanlara da yansımıştır şöyle ki ; Bu gibi geceler haricinde sanki kulluk ile görevli değilmişiz gibi bir hayat sürenler tarafından diğer günlerdeki hataların , Kandil geceleri içinde yapılan bir takım ibadetler ile silineceği inancı "Hadis" adı altında gelen rivayetlerle öyle bir empoze edilmiştir ki, bir kısım Müslüman bu geceleri bir piyango olarak görüp kısa yoldan işi kurtarma hevesi içine girmiştir. Bu konuyu daha önce "http://kuranimuminceanlamak.blogspot.com.tr/2015/07/sekuler-bir-hayatn-kurtulus-piyangosu.html" başlık bir yazıda ele almaya çalışmıştık. 

Duhan s. 4. Ayetinin çeviri ve tefsirlerde, ağırlıklı olarak "Kandil geceleri" şeklinde oluşturulmuş kültürün etkisi altında kalınarak çevrildiğini ve yorumlandığını görmekteyiz. Tefsirlerde bu gecenin Kadir veya Berat gecesi mi olduğu şeklinde tartışmaların yapıldığı ilgili Ayetin tefsirlerine göz atıldığında görülecektir.

 "http://kuranimuminceanlamak.blogspot.com.tr/2015/07/kadir-s-uzerinde-bir-tefekkur-calsmas.html" yazımızda Kur'anın "Kadir" ve Mübarek" gece de indirilmiş olmasından bahsedilme sebebi o gecenin önceden olan bir kutsallığı değil , Kur'anın inmeye başlamış olması ile Kur'anın değerinin, o geceyi bereketlendirmiş olması üzerinden anlatılmasıdır. Kur'an öyle bir mübarek ve değerli bir Kitaptır ki inmeye başlamış olması o geceyi diğer gecelere nazaran ayrı bir değer kazandırmaktadır. 

Bu vurgu maalesef bir kenara atılarak , o gecede inen Kitap, unutulmuş ve sadece o gecede yapılan bir takım ibadetlere aşırı bir sevap verilmiş olduğu rivayetlere yüklenerek, ruhban bir yaşantının önü açılmıştır.  

4. Ayet ile ilgili olarak yapılan çevirilere baktığımızde "Ki onda (O gecede) her hikmetli iş ayrılır," şeklinde anlamlar birbirinin kopyası olarak karşımızda durmaktadır. Bu çevirilerin yanlış olan tarafı Kur'ana değil , geceye bir anlam yüklenmiş olmasıdır. Halbuki İNMEYE BAŞLAYAN Kur'an ile her iş hikmetle ayrılmaya başlamış olmasının beyan edilmekte olduğunu Muhammed Esed'in yapmış olduğu çeviride görmekteyiz.


 Muhammed Esed :
O (gece)de, bütün (iyi ve kötü) şeyler arasındaki farklılık, hikmetle ortaya konmuştur,

 Muhammed Esed böyle bir çeviri yapmakla Kur'anı öne çıkaran bir anlam ortaya koymuş ve birbirinin kopyası meallerden farklı bir çeviriye imzasını atmıştır.

Kur'an çevirilerinde parantez açılararak Ayetin anlaşılması konusunda bir takım çekincelemiz olmasına rağmen, bazı yerlerde parantez açılarak Ayetin anlamı daha doğru bir şekilde okuyucuya yansıtılabilir. Bu yansıtılma elbette Kur'an bütünlüğüne sadık kalınmak ve ön yargı neticesi açılmış bir parantez olmaMAsı gerekmektedir. 

4. Ayette "Emrin Hakim" terkibinin nasıl anlaşılması gerektiği  konusunda bu kelimelerin geçtiği Ayetler bize bilgi verecektir.

[017.085]  Bir de sana ruhtan soruyorlar. De ki: «Ruh Rabbimin EMRİNDENDİR. Size ise pek az bilgi verilmiştir.»

 [016.002]  Kendi EMRİNDEN ruh (vahiy) ile melekleri, kullarından dilediği peygamberlere indirip şu gerçeği insanlara bildirin, buyuruyor: Benden başka hiçbir ilâh yoktur. Ancak benden korkun.

[003.058]  Bunu sana âyetlerden ve zikr-i HAKİMden tilâvet ediyoruz.
[010.001]  Elif, Lâm, Râ. İşte onlar, HAKİM olan kitabın âyetleridir.
[031.001-2] Elif Lam Mim , İşte bunlar, HAKİM olan kitabın âyetleridir.
[036.001-2] Ya Sin , Kur'an-ı HAKİM'e andolsun ki;
[043.004]  Ve gerçekten o Bizim nezdimizdeki Ana Kitapta. Çok yüksek, çok HAKİMdir.

Verdiğimiz Ayet meallaerinde "Emrin Hakim" terkibinin Kur'anla ilgili olduğu açık bir biçimde görülmektedir. Bakara s. 185. Ayeti ve diğer Ayetlerde Kur'anın "FURKAN" yani ayırıcı özelliği de buna ilave edildiğinde geceye mübareklik veren şeyin KUR'AN olduğu net bir biçimde ortaya çıkmaktadır. 

 [002.185] Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur'an'ın indirildiği aydır. Öyle ise sizden ramazan ayını idrak edenler onda oruç tutsun. Kim o anda hasta veya yolcu olursa (tutamadığı günler sayısınca) başka günlerde kaza etsin. Allah sizin için kolaylık ister, zorluk istemez. Bütün bunlar, sayıyı tamamlamanız ve size doğru yolu göstermesine karşılık, Allah'ı tazim etmeniz, şükretmeniz içindir.

[025.001] Furkan'ı alemlere bir uyarıcı olsun diye, kuluna indiren (Allah) ne yücedir!

Sonuç olarak ; Duhan s. 1-6. Ayetleri arasını okuduğumuzda şöyle bir mesaj çıkmaktadır . İşiten ve bilen Allah (c.c) kullarına rahmetinin olan Elçi gönderme sünneti Muhammed (a.s) ile gerçekleşmiş , ona verilen Kur'an mübarek bir gecede indirilmiştir. Bu Kur'an Allah (c.c) emrinden olan vahiy olup o vahiyle hak ile batıl birbirinden ayrılmaktadır. 

Hal böyle iken , oluşturulmuş ön yargılar neticesinde okunan bu Ayetler ile ilgili yapılan tartışmalar, Kur'ana değil indiği geceye odaklanılarak, o gecenin adının ne olduğu konusunda tartışmalar yapılmış ve bu gece içinde yapılan ibadetlerin diğer günlere nazaran daha faziletli olduğu şekildeki rivayetlerle ruhban bir hayatın Müslümanlardaki yansıması "Kandil geceleri" şeklinde yansıtılmaya çalışılmıştır. Bu gecelerde yapılan ibadetlere herhangi bir sözümüz olmamakla birlikte , kulluğun sadece böyle gecelerde hatırlanmasının doğru olmadığını hatırlatmak isteriz. 

Ayrıca Duhan s. 4. Ayetinin Muhammed Esed tarafından yapılmış olan çevirisinin internet ortamında mevcut olan mealler ile karşılaştırdığımızda bu Ayet ile ilgili olarak yapılmış mealler içinde en doğru bir çeviri olduğunu söyleyebiliriz.

                           EN DOĞRUSUNU ALLAH (C.C) BİLİR.

1 yorum: