eksik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
eksik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

5 Mart 2018 Pazartesi

Enam s. 38. Ayeti: Eksik Bırakılmayan Kitap Kur'an mı?

Kur'an ayetlerinin, bağlam ve mantık örgüsü dışına çıkılarak okunduğunda, istenilen anlama çekilebileceği, isteyenin bu kitaba istediğini söyletebileceği bir duruma düşeceği herkesçe malumdur. Bu kitabı mevcut ön yargılarına onaylatmak isteyenlerin baş vurduğu ilk yöntem maalesef böyle bir okuma yöntemi olmaktadır. "Biz bu kitaba ne söyletmek istiyoruz?" sorusunun cevabını almak isteyenler önce cımbızla bir ayet seçip, ayetin önüne arkasına kitap içindeki bağlamına bakmadan, "Bak kardeşim ben demiyorum Allah diyor" şeklinde yaptıkları çıkarımın en büyük desteği, bu şekilde yapılan okumalardır.

Son yıllarda Kur'an'ın daha fazla gündeme gelmesi, rivayetlerin belirlediği din anlayışının yeniden sorgulanmasına, bu konuda safların iyice açılmasına, hatta şiddetli tartışmaların yaşanmasına sebep olduğu, konu ile alakalı olanlarca malumdur. Kur'an'ın din konusunda belirleyici yegane kitap olduğu iddiasına karşı getirilen, rivayetlerin Kur'an'ın tamamlayıcısı olduğu iddiası, ve bu iddiaya karşı Kur'an içinden getirilen, Kur'an'ın eksik olmadığı iddiasının, bazı ayetlerin bağlam ve bütünlük gözetilmeden okunması sonucunda getirilmiş olması, maalesef bir takım sorunlara sebep olmaktadır.

Bu duruma örnek olarak verebileceğimiz bir ayet olan Enam s. 38. ayetinin üzerinde durarak, bu ayetin, Kur'an'ın eksik olmadığına dair getirilebilecek bir delil olup olmayacağını anlamaya çalışacağız.

وَمَا مِنْ دَابَّةٍ فِي الْأَرْضِ وَلَا طَائِرٍ يَطِيرُ بِجَنَاحَيْهِ إِلَّا أُمَمٌ أَمْثَالُكُمْ ۚ مَا فَرَّطْنَا فِي الْكِتَابِ مِنْ شَيْءٍ ۚ ثُمَّ إِلَىٰ رَبِّهِمْ يُحْشَرُونَ
 Yeryüzünde yürüyen hiçbir hayvan ve iki kanadıyla uçan hiçbir kuş yoktur ki, sizin gibi birer ümmet olmasınlar. Biz kitapta eksik bırakmadık, sonra hepsi Rablerinin huzurunda toplanırlar.

Ayet içindeki "Biz kitapta eksik bırakmadık" cümlesi, "Kur'an eksik değildir" iddiasına delil olarak sunulan bir ayet olarak  kullanılmaktadır. Hatta cümle içine "Bu" ilavesi yapılarak, "Bu kitap" olarak yazılmakta ve ifadenin işaret ettiği anlamın Kur'an olduğu söylenmektedir. Halbuki cümle içinde "Bu" anlamı verecek bir işaret zamiri bulunmamasına rağmen, Kur'an'a istediğini söyletmek amaçlı bir okuma örneği sergilenmektedir.

Tefsirlerde ayetin bu cümlesi ile ilgili olarak yapılan yorumlarda Kitap kelimesi ile kast edilen anlam hakkında iki ayrı görüş bulunmaktadır. Bir görüş bu kelime ile kast edilen anlamın Kur'an olduğunu savunurken, bir diğer görüş ise bu kelime ile kast edilen anlamın Levh-i Mahfuz olduğunu söylemektedir. Yani bu cümlede bulunan Kitap kelimesinin hangi anlama sahip olduğu konusunda iki ayrı iddia bulunmakta, iddiaların her ikisinin de doğru olma ihtimali bulunmadığı için, bu iki iddiadan bir tanesinin daha isabetli olması gerekmektedir.

Ortadaki bu iki iddianın hangisinin daha isabetli olabileceğine gelince;

Kur'an içinde geçen El Kitap kelimesinin sadece Kur'an anlamına gelmediği, bu kelime ile ilgili Kur'an içinde araştırma yapanların malumudur. Bu kelimenin anlam alanlarından bir tanesi, Allah'ın varlık üzerine koyduğu yasaları da ifade eden teşbihi bir anlam taşımaktadır. Bu kelimenin Kur'an anlamı taşıyabileceğini düşündüğümüzde, karşımıza bazı sorular çıkmaktadır şöyle ki:

Bu kelimenin Kur'an anlamı taşıdığını düşündüğümüzde, bu kitabın artık tamamlanmış ve bir daha herhangi bir ayetin inmemiş olması gerekmektedir ki, Allah (c.c) nin "Biz kitapta hiçbir şeyi eksik bırakmadık" buyurması ile Kur'an'ın kast edildiğini anlayabilelim. Yani Enam s. 38. ayetinin Kur'an'ın son inen ayeti olması gerekmektedir ki, bu kitabın inişi artık bitmiş, ve bize din adına gerekli olanların bu son ayet ile tamamlandığının bildirilmiş olduğu bildirilmiş olsun.

Fakat bu ayetin inen en son ayet olduğunu söylemek mümkün değildir. Öyleyse Allah (c.c) nin iniş süreci devam eden bir kitabın daha inişi bitmeden "Biz kitapta şeyi eksik bırakmadık" demiş olması mantıklı görünmemektedir. Şayet o cümle yerine "Biz bu kitapta eksik bırakmayacağız" denilmiş olsaydı, belki cümlenin Kur'an'ı kast ettiği iddiası daha doğru görülebilirdi, lakin böyle bir cümle başka bir ayette de yoktur.

"Biz kitapta eksik bırakmadık" cümlesinin Kur'an'ı işaret  edebileceğini düşündüğümüzde, bu ayetin indiği zaman eksik olmadığı söylenen bir kitabın, bu ayetin inişinden sonra neden hala inmeye devam ettiğinin cevabı istenecektir. Yani Allah (c.c) iniş sürecinin ortasında bir ayet indirip, "Biz kitapta eksik bırakmadık" diyor, ama hala ayet indirmeye devam ediyor. Enam s. 38. ayetinde eksik bırakılmadığı bildirilen bu kitap eğer Kur'an ise, eksiğini tamamlamak için hala ayet indirmeye devam ediyor demek anlamına gelmektedir.

Özellikle kalbinde hastalık bulunan ve Kur'an hakkında çelişkiler arayan zehir hafiyelerin bizler tarafından ortaya atılan bazı çelişkili iddialar üzerinden belden aşağı vurmaya çalıştıkları malumdur. Kur'an ayetleri hakkında yapılacak olan yorumların, bazı karşı iddialara sebep olmayacak şekilde yapılması önem arz eden bir husustur. Enam s. 38. ayetinde eksik bırakılmayan kitabın Kur'an olduğunu söylemek, bu gibi karşı iddiaya sebep olacak, bu iddianın cevabı ise verilemeyecektir.

Demek istediğiniz şu dur: Enam s. 38. ayetinde eksik bırakılmadığı bildirilen kitabın Kur'an veya Levh-i Mahfuz olduğu iddiasından, bir tanesi daha isabetlidir. Kitap kelimesinin geçtiği ayetlerde bu kelimenin sadece Kur'an için kullanılmadığını, farklı kullanımlarının içinde Levh-i  Mahfuz anlamı da olması, bizi bu iki anlamdan hangisinin daha uygun olabileceği düşüncesine sevk etmelidir. Yani Enam s. 38. ayeti, ön yargılarımızı onaylatacağımız bir ayet olarak okunmamalı, bu konuda mevcut diğer yorumların da doğru olma ihtimali hesaba katılmalıdır.

Ayet içindeki bu cümlenin Kur'an'ı işaret etmiş olduğunun düşünülmesi, bu konuda ortaya çıkacak bazı soruların cevabının verilmesini güçleştirdiğinden dolayı, diğer anlam olan Levh-i Mahfuz anlamı yani cümlenin, Allah (c.c) nin yarattığı her şey üzerine bir yasa koyduğunun bu konuda hiç bir eksik olmadığını ifade etmiş olması daha kuvvetlidir.

Bu iddiamızla, Kur'an'ın eksik olduğu, bu eksiği rivayetlerin tamamladığı iddiasına katılmadığımız bilinmelidir. Amacımızın Kur'an ayetleri okuma yönteminin ön kabuller doğrultusunda olmaması gerektiğini bir kez daha hatırlatmaya çalışmaktır.

                                           EN DOĞRUSUNU ALLAH (C.C) BİLİR.

5 Temmuz 2011 Salı

Enam s.38.Ayetinde Eksik Bırakılmayan Kitap Kur'an mı?

Kur'anda "EL KİTAP" kavramı anlam alanı geniş olan bir kavramdır. Bu kavramın içine Allah cc nin gönderdiği ilahi kitapların haricinde , farz olan müddet, amel defterleri, delil, mektup, Allahın ilmi ( ümmül kitap)  vs. gibi geniş bir anlama sahiptir. Biz bu yazımızda Enam s. 38. ayetindeki "eksik bırakılmayan kitap" üzerinde durmak istiyoruz. 

Bu ayetin Kur'an bütünlüğü içinde anlaşılmadan bazı  münakaşalara alet edildiğini maalesef görmekteyiz. Son yıllarda gündeme gelen "Kur'an merkezli İslam" düşüncesinin bir uzantısı olarak Kur'an harici kaynakları ret düşüncesine dayanak yapılmaya çalışılan bu ayetteki "eksik bırakılmayan kitap" acaba Kur'an mıdır? eğer kur'an değilse kur'an eksik bir Kitap mıdır? bu soruların cevabı konusunda Müslümanlar arasında kısır döngü dediğimiz kabilden sert tartışmaların olduğuna şahit olmaktayız.  

Bir kısım Müslümanların hadisi kur'an gibi öncelleyerek " hadisler olmadan Ku'ran anlaşılmaz" söylemine karşılık bir kısım Müslümanlarında enam s. 38. ayetindeki " biz kitapta hiçbir şeyi eksik bırakmadık" mealindeki ayeti öne sürerek bu ayeti Kur'an olarak anlayarak " bak Kur'anda hiçbir şey eksik değilmiş " şeklindeki itirazlara şahid olmaktayız. 

Öncelikle belirtmek isteriz ki bu ayetin kur'an ile alakası olmadığını söylememiz kur'anın eksik bir kitap olduğu ve bu eksikliği hadislerin tamamlayacağı iddiası değildir. Aksine hadisleri kur'ana eşdeğer olarak görmenin Allah'a bir iftira olduğunu bu konu ile  ilgili yazılarımızda belirtmeye çalıştık. Enam s. 38. ayetine geçmeden önce kısaca hadisler hakkında bir ön bilgi vermek istiyoruz.  

Kur'an haricinde , Resulullah s.a.v den " hadis adı altında gelen bilgilere vermemiz gereken değer konusunda Müslümanlar bir çok fırkaya ayrılıp bu fırkalar etrafında görüş ayrılıklarına düşmüşlerdir.Ancak bizim "hadis" adı altında gelen bilgilerin  ne hepsini alıp kabul etmek şeklinde, nede hepsini çöpe atıp toptan ret etmek şeklinde bir anlayıştır. 

Kur'an harici bir haberin sahihliğini öğrenmenin en doğru yolu onu yine kur'an arz edip onun doğruluğunu Kur'ana onaylatmaktır. Kur'an ayetlerini bağlamından kopararak "hadislerin tümünü çöpe at " şeklinde bir söyleme alet etmek Müslümana hele  hele kur'anı öncelleyerek düşüncesini bu kitaba göre şekillendiren bir Müslümana hiç yakışmaz. 

Bizim bazı insanları şuçladığımız, ayetleri bağlamından kopartarak  Nisa s. 43. ayetini bektaşi misali " namaza yaklaşmayın " şeklinde okumanın bir bir benzeri olan Enam. s. 38 ayeti acaba bizlere hangi kitabın eksik bırakılmadığını bildirmektedir. Önce bu konu ile ilgili ayet meallerini vererek enam . 38. ayetini anlamaya çalışalım.   

-----6.38-Yerde yürüyen hayvanlar ve kanatlarıyla uçan kuşlar da ancak sizin gibi birer toplulukturlar. Kitap'da Biz hiçbir şeyi eksik bırakmadık; onlar sonra Rablerine toplanacaklardır.   
-----6.59- Gaybın anahtarları O'nun katındadır, onları ancak O bilir. Karada ve denizde olanı bilir. Düşen yaprağı, yerin karanlıklarında olan taneyi, yaşı kuruyu ki apaçık Kitap'tadır ancak O bilir. 
-----10.61- Ne iş yaparsan yap ve sizler ona dair Kuran'dan ne okursanız okuyun; ne yaparsanız yapın; yaptıklarınıza daldığınız anda, mutlaka Biz sizi görürüz. Yerde ve gökte hiçbir zerre Rabbinden gizli değildir. Bundan daha küçüğü veya daha büyüğü şüphesiz apaçık bir Kitap'dadır 
-----11.6- Yeryüzünde yaşayan bütün canlıların rızkı ancak Allah'a aittir. O, canlıları babaların sulbünde kararlaşmış ve anaların rahminde kararlaşmakta iken de bilir. Her şey apaçık bir Kitaptadır.
-----13.39- Allah dilediğini siler, dilediğini bırakır; Ana Kitap O'nun katındadır.
 

-----20.052- Musa: «Onların bilgisi Rabbimin katında yazılıdır. Rabbim şaşırmaz ve unutmaz.» dedi.
 

-----22.70-Gökte ve yerde olanı Allah'ın bildiğini bilmez misin? Bunlar hiç şüphesiz Kitap'dadır ve şüphesiz bunlar Allah'a kolaydır 
-----27.075- Gökte ve yerde gizli hiçbir şey yoktur ki apaçık bir kitapta olmasın.
-----22.70- Gökte ve yerde olanı Allah'ın bildiğini bilmez misin? Bunlar hiç şüphesiz Kitap'dadır ve şüphesiz bunlar Allah'a kolaydır 
034.003] [DI] İnkar edenler: «Kıyamet bize gelmeyecektir» dediler. De ki: «Hayır, öyle değil; görülmeyeni bilen Rabbim'e and olsun ki, o saat size muhakkak gelecektir. Göklerde ve yerde zerre kadar olanlar bile O'nun ilminin dışında değildir. Bundan daha küçüğü ve daha büyüğü de şüphesiz apaçık Kitap'tadır.»
  

  -----34.3- İnkar edenler: «Kıyamet bize gelmeyecektir» dediler. De ki: «Hayır, öyle değil; görülmeyeni bilen Rabbim'e and olsun ki, o saat size muhakkak gelecektir. Göklerde ve yerde zerre kadar olanlar bile O'nun ilminin dışında değildir. Bundan daha küçüğü ve daha büyüğü de şüphesiz apaçık Kitap'tadır

-----35.11- Allah sizi topraktan, sonra nutfeden yaratmış, sonra da sizi çiftler halinde varetmiştir. Dişinin gebe kalması ve doğurması, ancak O'nun bilgisiyledir. Ömrü uzun olanın çok yaşaması ve ömürlerin azalması şüphesiz Ki
 tap'dadır. Doğrusu bu Allah'a kolaydır. 

-----36.012- Şüphesiz ölüleri dirilten, işlediklerini ve eserlerini yazan Biziz; herşeyi, apaçık bir kitabda saymışızdır.
-----43.4- Şüphesiz o, Bizim katımızda Ana Kitap'ta mevcut, yüce ve hikmet dolu bir Kitap'dır 
-----50.4- Onlardan kimlerin ölüp toprağa karıştığını biliyoruz. Katımızda her şeyi unutulmaktan koruyan bir kitap vardır 
 


-----56.77-8 Şüphesiz bu, korunmuş bir kitapta bulunan değerli bir Kur'an'dır. 
-----57.22- Yeryüzüne ve sizin başınıza gelen herhangi bir musibet yoktur ki biz onu yaratmadan önce o, Kitap'da bulunmasın. Doğrusu bu Allah'a kolaydır. 
-----78.029- Biz de herşeyi yazıp saymışızdır.  

Yukardaki ayet meallerinden "Kitap " kavramı hiç bir yerde gönderilen ilahi kitaplar anlamına kullanılmamıştır. Bu ayetlerdeki "kitap " kavramı "Allah cc nin ilmi, bilgisi anlamında kullanılmıştır. Buruc s. 22. ayetinde "levhi mahfuz" olarak bildirilen bu kitap bildiğimiz kitap kavramına teşbih edilerek Allahın ilminden hiçbirşeyin gizli kalmadığı ,Allah cc nin hiç bir şeyi unutmadığının  hatırlatılması anlamlarında kullanlan bir kavramdır. 

Kur'an merkezli düşünmek demek Kur'an ayetlerinin bağlamlarını anlayarak , bir kavramın hangi ayette nasıl kullanıldığını bilerek, bir meseleyi kur'an bütünlüğünü gözeterek anlamak  olmalıdır. Kur'anı, bütünlük içinde değilde kendi ön kabullerimizi kur'ana tasdik amaçlı  bir okumaya tabi tuttuğumuz zaman bunu yapmakla suçladığımız başka kişilerin durumuna düşmekten kurtulamayız.   


Sonuç olarak; Enam s. 38. ayetini sadece " biz kitapta hiçbir şeyi eksik bırakmadık" kısmını okuyup ayetin tamamını ve kur'andaki diğer ilgili ayetleri okumadan " bak kur'anda hiç bir şey eksik değilmiş" şeklinde bir anlayış "Kur'an merkezli düşünce" sahibi kişilere yakışan bir tutum değildir. Bu ayetin bu şekilde olmadığını düşünmek "kur'anın eksik olduğu bu eksikliği hadislerin tamamladığı iddiasında bulunmak değildir. 

Aksine kur'anı bize hidayet , şifa, rahmet kaynağı olarak Allah cc  bu kur'anda hidayet için gerekli her şey mevcuttur. Kur'anı anlamaya aday olan bir Müslüman için olmazsa olmazlardan birisi şudur ki , kur'anı bir bütünlük içinde okumak,ayetlerin birbiri ile olan bağlantısını kavramak, ön kabulleri kafadan atmak, bir kelimenin lügat anlamında mı yoksa ıstılahi anlamda mı kullanıldığını iyi anlamaktır. Bunları göz ardı ederek yapılan bir okuma yukarıda örneğini verdiğimiz Enam s. 38 ayetini yanlış anlayarak bizlerin, bazı ayetleri ön kabullerimize kurban ederek okumaya sebeb olur.     
                   
                                             EN DOĞRUSUNU ALLAH CC BİLİR.